İngilizcede geçiş kelimeleri, tıpkı Türkçe dilinde olduğu gibi, bir yazının anlamsal akışını bağlamak için kullanılır. Bu kelimeler, aynı zamanda güçlendirmek veya ilaveler yapmak amacıyla da tercih edilir. Adı üstünde ‘geçiş kelimeleri’ Cümlelerdeki anlatmak istediklerinize ekleme yapmak veya mesajınızın devamına geçiş yapmak için kullanılır. Bunların hepsini değilse bile bir kısmını biliyor olabilirsiniz. Tüm listeye ihtiyaç duyarsanız işte hepsi burada.
Tek kelime olanlar
English | Turkish |
---|---|
accordingly | dolayısıyla |
additionally | ayrıca |
afterward | sonrasında |
afterwards | ardından |
albeit | -sa da |
also | ayrıca |
although | rağmen |
altogether | tamamen |
another | başka |
basically | esasen |
because | çünkü |
before | önce |
besides | bunun yanı sıra |
but | ama |
certainly | kesinlikle |
chiefly | özellikle |
comparatively | karşılaştırmalı |
concurrently | eşzamanlı |
consequently | sonuç olarak |
contrarily | tersine |
conversely | tersine |
correspondingly | karşılıklı olarak |
despite | rağmen |
doubtedly | şüpheyle |
during | sırasında |
e.g. | örn. |
earlier | daha önce |
emphatically | vurgulu bir şekilde |
equally | eşit olarak |
especially | özellikle |
eventually | nihayetinde |
evidently | açıkça |
explicitly | açıkça |
finally | nihayet |
firstly | birincisi |
following | takip eden |
formerly | eskiden |
forthwith | derhal |
fourthly | dördüncü olarak |
further | daha fazla |
furthermore | ayrıca |
generally | genel olarak |
hence | bu nedenle |
henceforth | bundan böyle |
however | ama |
i.e. | yani |
identically | özdeş şekilde |
indeed | gerçekten |
instead | yerine |
last | son |
lastly | son olarak |
later | daha sonra |
lest | -masın diye |
likewise | bu şekilde |
markedly | belirgin bir şekilde |
meanwhile | bu arada |
moreover | ayrıca |
nevertheless | yine de |
nonetheless | yinede |
nor | ne de |
notwithstanding | rağmen |
obviously | açıkça |
occasionally | zaman zaman |
otherwise | aksi halde |
once | bir kez |
overall | genel olarak |
particularly | özellikle |
presently | şu anda |
previously | daha önce |
rather | daha çok |
regardless | dikkate almazsan |
secondly | ikincisi |
shortly | kısa zamanda |
significantly | önemli ölçüde |
similarly | benzer şekilde |
simultaneously | eşzamanlı olarak |
since | çünkü |
so | böylece |
soon | yakında |
specifically | özellikle |
still | hâlâ |
straightaway | hemen derhal |
subsequently | sonrasında |
surely | kesinlikle |
surprisingly | şaşırtıcı bir şekilde |
than | -den daha |
then | o zaman |
thereafter | ondan sonra |
therefore | bu nedenle |
thereupon | bunun üzerine |
thirdly | üçüncü olarak |
though | -se bile |
thus | böylece |
till | -e kadar |
undeniably | inkar edilemez |
undoubtedly | şüphesiz |
unless | olmazsa |
unlike | -den farklı |
unquestionably | kuşkusuz |
until | kadar |
when | ne zaman |
whenever | her zaman |
whereas | halbuki |
while | iken |
Çoklu kelime içeren geçiş kelimeleri
English | Turkish |
---|---|
above all | her şeyden önce |
after all | ne de olsa |
all in all | her yönüyle |
all of a sudden | birden bire |
as a matter of fact | gerçekte |
as a result | sonuç olarak |
as an illustration | bir örnek olarak |
as can be seen | görülebileceği gibi |
as has been noted | belirtildiği gibi |
as I have noted | belirttiğim gibi |
as I have said | söylediğim gibi |
as I have shown | gösterdiğim gibi |
as long as | -dığı sürece |
as much as | kadar çok |
as shown above | yukarıda gösterildiği gibi |
as soon as | hemen |
as well as | yanı sıra |
at any rate | her neyse |
at first | ilk başta |
at last | nihayet |
at least | en azından |
at length | uzun uzadıya |
at the present time | şu anda |
at the same time | aynı anda |
at this instant | bu anda |
at this point | bu noktada |
at this time | bu zamanda |
balanced against | karşılaştırıldığında |
being that | -den dolayı |
by all means | her yolla |
by and large | genel olarak |
by comparison | karşılaştırıldığında |
by the same token | aynı zamanda |
by the time | zamanında |
compared to | ile karşılaştırıldığında |
be that as it may | böyle olsa da |
coupled with | ile birlikte |
different from | -den farklı |
due to | -den dolayı |
equally important | eşit derecede önemli |
even if | olsa bile |
even more | daha fazla |
even so | yine de |
even though | -se bile |
first thing to remember | hatırlanması gereken ilk şey |
for example | örneğin |
for fear that | korkusuyla |
for instance | örnek olarak |
for one thing | bir şey olarak |
for that reason | bu sebeple |
for the most part | çoğunlukla |
for the purpose of | amacıyla |
for the same reason | aynı sebepten ötürü |
for this purpose | bu amaçla |
from time to time | zaman zaman |
given that | dikkate alındığında |
given these points | bu noktalar göz önüne alındığında |
important to realize | farkına varılması gereken |
in a word | kısacası |
in addition | ek olarak |
in another case | başka bir durumda |
in any case | her durumda |
in any event | her halde |
in brief | kısaca |
in case | durumunda |
in conclusion | sonuç olarak |
in contrast | karşılaştırıldığında |
in detail | detaylı bir şekilde |
in due time | vaktinde |
in effect | etkili olarak |
in either case | her iki durumda |
in essence | özünde |
in fact | aslında |
in general | genel olarak |
in light of | ışığında |
in like fashion | benzer şekilde |
in order that | -mesi için |
in order to | -mak için |
in particular | özellikle |
in reality | gerçekte |
in short | kısacası |
in similar fashion | benzer bir şekilde |
in spite of | -e rağmen |
in sum | özetle |
in summary | özetle |
in that case | o durumda |
in the event that | eğer olursa |
in the final analysis | nihayetinde |
in the first place | ilk önce |
in the fourth place | dördüncü olarak |
in the hope that | umudu ile |
in the meantime | bu arada |
in the second place | ikinci olarak |
in the third place | üçüncü olarak |
in this case | bu durumda |
in this situation | bu durumda |
in time | zamanında |
in truth | gerçekte |
in view of | dikkate alındığında |
most compelling evidence | en ikna edici deliller |
most important | en önemli |
must be remembered | akılda tutulmalıdır |
not to mention | söz etmemek |
now that | artık |
of course | elbette |
on account of | sebebiyle |
on balance | denge açısından |
on condition that | koşuluyla |
on one hand | bir taraftan |
on the condition that | koşuluyla |
on the contrary | aksine |
on the negative side | olumsuz yönden |
on the other hand | diğer taraftan |
on the positive side | olumlu yönden |
on the whole | genel olarak |
on this occasion | bu vesileyle |
only if | yalnızca -dığı takdirde |
owing to | -den dolayı |
point often overlooked | genellikle göz ardı edilen nokta |
prior to | -den önce |
provided that | şartıyla |
seeing that | -dığı için |
so as to | -mek için |
so far | şimdiye kadar |
so long as | -dığı sürece |
so that | böylece |
sooner or later | bir gün |
such as | gibi |
summing up | özetlersek |
take the case of | bir durum üzerinden |
that is | yani |
that is to say | yani |
then again | bir de |
this time | bu sefer |
to be sure | emin olmak için |
to begin with | öncelikle |
to clarify | netleştirmek için |
to conclude | sonuçlandırmak için |
to demonstrate | kanıtlamak için |
to emphasize | vurgulamak için |
to enumerate | sıralamak için |
to explain | açıklamak için |
to illustrate | örneklemek için |
to list | listelemek için |
to point out | belirtmek için |
to put it another way | başka bir şekilde söylemek için |
to put it differently | farklı şekilde ifade etmek |
to repeat | tekrarlamak için |
to rephrase it | yeniden ifade etmek için |
to say nothing of | bir kenara bırakmak gerekirse |
to sum up | özetlemek için |
to summarize | özetlemek için |
to that end | bu amaçla |
to the end that | bu hedefle |
to this end | bu amaçla |
together with | birlikte |
under those circumstances | o koşullar altında |
until now | şimdiye kadar |
up against | karşısında |
up to the present time | bu zamana kadar |
vis a vis | karşısında |
what’s more | dahası |
while it may be true | bu doğru olsa da |
while this may be true | bu doğru olsa da |
with attention to | dikkate alarak |
with the result that | sonuç olarak |
with this in mind | bunu akılda tutarak |
with this intention | bu niyetle |
with this purpose in mind | bu amaçla |
without a doubt | şüphesiz |
without delay | gecikmeden |
without doubt | kuşkusuz |
without reservation | çekinmeden |
İki bölümden oluşan geçiş kelimeleri
English | Turkish |
---|---|
both … and | hem … hem de |
if … then | eğer … o zaman |
not only … but also | yalnızca … değil, ayrıca |
neither … nor | ne … ne de |
whether … or | ister … isterse sende… mesende |
İngilizcede en sık kullanılan 100 fiili galeri olarak eklediğim şu yazıya da bakabilirsin.
Bir Cevap Yazın